Sayfalar

ESSM

Nerede Eternal Sunshine of Spotless Mind seven birine rastlasam içim yanıyor.

Hastalık?
Artık sağlıklı ya da normal biri var mı ki?
Varsa da fazla basit değil mi?

21 sesleniş:

deeptone dedi ki...

müthiş film o.

sirke saçı koyulaştırıyor.
yorumuna yanıt verdim blogumda.

Lekeli Bir Zihnin Sınırlı Loşluğu dedi ki...

Kaderci film o. Ha, seviyorum ama neden sevdiğimi bilmiyorum. Gondry'nin yönetmen oluşunun kanıtı olduğu için mi acaba? O film kadercidir. Su yüz derecede kaynar gibi. Belirsizlik yok. Niye için yanıyor ki?

Pink Freud dedi ki...

Bense bu filmi sevemiyorum. Çekim tekniği yönetmen üslubu yüzünden değil. Mesajının kitschliği yüzünden. İnsanın acı çekmek için var olduğu ya da insanı insan yapan şeyin dert keder olduğu savından tiksiniyorum.
Film benim için bir çok şeyi simgeliyor yorum değil de post yazılır ancak.
Ama essm'yi sevmiş felsefesini benimsemiş bi insanın yüzeysel olduğu düşüncesinden kaçamıyorum

modafobik dedi ki...

Ah ben yüzeysel miyim? YOOO.

Lekeli Bir Zihnin Sınırlı Loşluğu dedi ki...

Öyle bir kanaate sahip olma hakkın var, biraz indirgemeci de olsa, ama yüzeysel değilim diye bağıracak değilim. Sonuçta elimizde şunu seven yüzeyseldir diye bir veri olunca bu şunu seven bunu da sevdi mevzusundan çok farklı olmuyor. Her şey böyle katalog haline getirilebilir mi emin değilim.

Ha, ben yüzeyselim elbette, orada haklısın, o tuttu, ama yine de iddialı.

Bir tanıdığım vardı bu filmi seven, gerekçesi de şuydu: "Aynısını yaşadım, film beni anlatıyor." Yok mu böyle bir olasılık? Kim ne diyebilir buna inanan birine?

Yok, sevmiyorum ben de bu filmi. Ama sevmeme nedenlerimiz aynı değil. Kayıtlara geçsin. Günün birinde bu filmin hayranları distopik bir rejim kurduklarında filmi sevmeyenleri duygusuz ilan edip Meg Ryan izlemeye mahkum ettiklerinde işime yarar, hafifletici neden olur.

Selam.

deeptone dedi ki...

bir filmi sevmek ile felsefesini sevmek farklı şeyler.

bir filmi sevmek zaten objektif bir ölçü değil.

bir filmi sevmek zaten eleştirel bir bakış açısı da değil.

bir film sevilebilir. ve sevmek, o kişinin film beğenisini göstermez.
hayat görüşünü de göstermez. hiçbişi göstermez.

sadece, yönetmenin çabası sevildiği için sevilmiştir o film.

bir popüler filmler vardır. bir de bağımsız ve kurcalayan filmler. bu filmde, yönetmen, kendince kurcalamış.

bir kişinin fikrini kabul etmesek de, fikrini anlatış tarzını sevebiliriz. burda da iyi anlatmış.

ben de yönetmenin fikrini ve sunuşunu sevdim.

keşke, herkes böle kurcalasa.

bir dolu saçmasalak duygu sömürüsü yapan amerikan filmlerinden çok daha iyi bir filmdi bu. en azından düşünmeye, hayatı anlamaya zorluyor insanı.

Burak Özkan dedi ki...

Ben valla filmden insanın acı çekmek için var olduğu gibi bir sonuç çıkarmadım. Kaldı ki bu düşünce benim için de 'kisch'dir. Bir kavram daha. Ahaha.

Açık açık, şu kişiyle birlikte olmak senin kaderinde var diyor. Güzel de anlatıyor.

chtrtm dedi ki...

Kişiler değer yargılarından bağımsız, çok değerli bir film. Özellikle Amerikan bağımsız sinemasından bu kalitede işler çıkınca ister istemez korur buluyorum kendimi benzer kökenli filmleri.

Ama dediğin noktadan bakıldığında sevip sevmemk kişilerde biter.

Ancak filmin acı cekmek üzere kurulu olduğunu söylediğinde bence filmi sınırlıyorsun. Filmin içindeki acı kavramı benim gibi bakanlar için bir sinek ısırıgının kaşınmasından daha fazla acıtmaz. Yorar, hırpalar, ve hattaacıtır da kimi zaman; her şeye rağmen hissetmek güzeldir!

Benim de kimi zaman unutmak tuzağına bir ayağım kaymıştır. "sudo dd if=/dev/zero of=/dev/mind" demişimdir. Ama biliyorum ki hayatı güzel yapan bir komut satırı, bir reset düğmesinden özgür oluşu!

Pink Freud dedi ki...

Sınırlı Loşluk; En son yorumunu okuduktan sonra sana fazlaca sempati duymaya başladım galiba.
Ben filmi seven herkes yüzeyseldir demedim ki filmi seven ve felsefesini benimseyen dedim.
Ha bir de şu var ben filmlerin içeriğine bakıyorum çünkü profesyonel anlamda sinematografiyle ilgilenen biri değilim. Kuram ve uygulamasıyla ilgili kritik yapamam.
Ayrıca antipati duysam da kişisel sembolizasyonlarım sayesinde filmin ayrı bir önemi var benim için.

Deep;hemen yukarıda yazdığım yorumu okuman ricasıyla evet haklısın bir film yönetmeni için de çekildiği tarih için de oyuncuları için de sevilebilir. Ben filmleri neye göre değerlendirdiğimi söyledim benim ölçütüm şudur dedim.
Ayrıca Essm'nin neresi popüler değil? Bildiğin tikky güruh izleyip
-ayh ne romantiktiiiğğ
Şeklinde yorum yapıyor.
Fakat ben insanların beğendikleri filmlere kitaplara göre karakter tahlili yapılabileceği kanaatindeyim

deeptone dedi ki...

pinky.

yorumu okuyup yazdım zaten.
sevilen kitap film müziklere dayanarak bir insan tanınabilir, evet elbette, bir ölçüde ancak. çünkü, insan, sevmediği filmleri de izler. o dünyaları öğrenmek için. hiç ilgilenmediği kitapları da okur. zihnini açmak için. vb. vb.

çok da önemli değil filmler.

eternal yerine örneğin, being john malkovich, adaptation, being there filmlerini izlemek daha öğretici.

her filmden alınacak bişi var. öyle ki, bir filmi izleyip, bir daha o tür filmi izlememeye karar vermek de önemli bir artı.

hayat hepsiyle güzel. biri olmadan diğerinin önemi anlaşılmıyor.

örneğin, bukowski olmasa henry miller'ın önemini anlamazdık.

vesaire. vesaire. vesaire.

filmler, saçlar, depresyonlar, herşey güzel. yaşamak enfes bişi.

sana rağmen. bana rağmen.
mucks.
:)

Pink Freud dedi ki...

Burak; sen çıkarmadıysan da yok değil yani hatta bence gayet belirgin.d
Adam acı veren tüm anılarını sildirip huzurlu mutlu yeni bir başlangıç yerine, yaşadığım her şey çamurdan olsun benim olsun mantığında.
Zaten kişisel bir film yani yönetmen ya da yazar kendi düşüncelerini işlemiş ben de katılmıyorum hatta şiddetle karşı çıkıyorum geçmişimin bana yükten başka bir şey getirmediğini düşünen biri olarak.
Her ne kadar bağımsız doyurucu oyunculukta düşündüren bir yapıt olsa da Sevemiyorum!

yaş tahta; filmi sevmeme nedenim (bak beğenmeme demiyorum) sadece acı unsuru değil fakat en belirgin olanı o. Zaten kimseyi suçlamıyorum ne yönetmeni ne oyuncuları. Kayda değer bulmamak şahsi fikrimdir öyle kalacaktır.

Pink Freud dedi ki...

Deep; sınırlı loşluk'a yazdığım ikinci yorumu okumanı istemiştim ben neyse (:
Farkındaysan okuduğu kitaplardan izlediği filmlerden demiyorum beğendiklerinden sevdiklerinden nasıl bir insan olduğu anlaşılır diyorum (:
Sanırım ben bana bir şey katacak filmler istiyorum sadece zevk almak için izlemek istemiyorum. Bazı romantik komedilerde bile ufkumun genişlediğini hissettiğim olmuştur. Yeter ki düşüne düşüne oluşturduğum duvarıma bir tuğla daha eklesin

deeptone dedi ki...

elbette katacak olanlar daha iyi. bu yıl, sadece siyah kuğudan etkilendim. sanata bakışımı yansıtıyordu. kitaplardan ise, hermann hesse hayatımı alt üst etti. onun yüzünden tüm yaşantım değişti. evet hermann hesse'i çok seviyorum. ama, insan arada bir uyduruk gereksiz şeyler de yapabilir. saçlarla uğraşmak gibi. :) :) şimdi şöle bişi var ki. sana çok önemli gelen bana uyduruk gelebilir. benim için hayati önemi olan rock müzik sana saçma gelebilir. hepsini sevmek güzeldir. iyi ki hepimiz varız. sen, çevrende 10 tane daha pinky ister miydin. çekemezdin :) iyi ki anlaşamıyoruz. ne güzel işte. anlaşmak çok sıkıcı :)

Paris in Me :) dedi ki...

ben seni özlemişim yaaaaaa :(

Pink Freud dedi ki...

Ben de beni unuttuğunu düşünüyordum artık..

Paris in Me :) dedi ki...

yaa deme ölee, bide sana yorum yaptığında kayıt olsamda bana mail gelmiyo cevap geldiğindee, niye ki ? şimdi farkettim , bende bana cevap vermiyomu acaba dedimm.. :(

Pink Freud dedi ki...

Allah allah baktım ayarlara, normalde gelmesi lazım mail :S
Yok niye cevap vermiyim olur mu öyle şey (:

Paris in Me :) dedi ki...

özlemişim ben seni cidden :)

Pink Freud dedi ki...

Eheh mutlu oldum (:

Cyberduck dedi ki...

bir aralar aşırı derecede sci-fi kı olduğum bir filmdir :P. Ben Jim Carrey filmlerini beğenerek izliyorum. Ayrıca, göreceli olduğu için tartışmaya değmez. Tartışılsa da bir yere varılmaz...
Saygı ve Sevgiler

Pink Freud dedi ki...

Evet ben de diğer yorumlarda tartışılabilinir bir şey olmadığını anlatmaya çalıştım zaten.
Jim Carrey filmleriyle essmin herhangi bi bağı olmadığı gibi filmi sci-fi olarak nitelendirmek de doğru olmaz bence.